banner78

“Depremi Unutmadik, Unutturmayacağiz”

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Bursa İl Koordinasyon Kurulu (Bursa İKK) tarafından 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nin 23. Yıldönümü nedeniyle düzenlenen ve tüm Akademik Odaların katılımıyla gerçekleştirilen Basın Toplantısında deprem gerçeğine bir kez daha dikkat çekildi.

EKONOMİ 17.08.2022, 15:43 17.08.2022, 15:46
“Depremi Unutmadik, Unutturmayacağiz”

TMMOB Bursa İKK Sekreteri, Mimarlar Odası Bursa Şubesi Başkanı Şirin Rodoplu Şimşek tarafından okunan basın açıklamasında “Depremlerin yarattığı yıkımın ve yaşadığımız toplumsal travmanın büyüklüğüne rağmen, 17 Ağustos 1999’dan bu yana geçen 23 yıl boyunca deprem gerçeği ile gerçekten yüzleştiğimiz, yeni depremlere hazırlanma konusunda yeterince mesafe kaydettiğimiz söylenemez” dendi.

TMMOB Bursa İKK Sekreteri, Mimarlar Odası Bursa Şubesi Başkanı Şirin Rodoplu Şimşek tarafında okunan TMMOB Bursa İKK ortak açıklaması şöyle :

23 YILDIR YETERLİ TEDBİRLER ALINMADI

“17 Ağustos 1999 tarihinde Kocaeli-Gölcük merkezli; büyüklüğü, etkilediği alanın genişliği, sebep olduğu kayıplarla ülkemizin son yüzyılda yaşadığı en büyük felaketlerinden olan Marmara Depremi’ nin ve ardından yaşanan 12 Kasım 1999 Düzce Depremi’ nin üzerinden yirmi üç yıl geçti.

Doğu Marmara’nın tamamını etkileyen bu depremler, gerekli tedbirler alınmadığında doğal afetlerin ne büyük toplumsal felaketlere dönüşebildiğinin en acı örneği olarak tarihe geçti.

Yirmi binin üzerinde can kaybının yaşandığı Marmara Depremlerinin ardından, 2011’de Van’da, 2019’da İstanbul’da, 2020’de Manisa, Elazığ, Van ve İzmir’de meydana gelen depremler ise; yıkım ve kayıplara sebep olan yanlış planlama, kentleşme ve yapılaşma politikalarının yaşanan acılara ve kayıplara rağmen devam ettiğini gösterdi.

Marmara Depremleri ile Van Depreminin ardından; mevcut yapılaşmanın güvenli hale getirilmesi; tehlike arz eden yapıların tespit edilerek yenilenmesi gerekçeleri ile 2012 yılında “Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun” yürürlüğe kondu. 2016 yılında ise; uygulamaların ülke genelinde kamu denetimi olmaksızın uygulanabilmesi için; kamu düzeni ve güvenliği, yapı ve altyapı hasarları, kaçak yapılar da dönüşüm gerekçelerine dâhil edilerek 6306 Sayılı Kanunun Bakanlar Kurulunca uygun görülen her alanda uygulamasının önü açıldı.

Depremlerin yarattığı yıkımın ve yaşadığımız toplumsal travmanın büyüklüğüne rağmen, 17 Ağustos 1999’dan bu yana geçen 23 yıl boyunca deprem gerçeği ile gerçekten yüzleştiğimiz, yeni depremlere hazırlanma konusunda yeterince mesafe kaydettiğimiz söylenemez.

23 yılda afet riski olan yerleşim yerleri taşınmadı, binalarımız depreme dayanıklı hale getirilmedi, kent merkezlerinde gerektiği kadar deprem toplanma alanları oluşturulmadı, afet sonrası kapsamlı kriz yönetim senaryoları hazırlanmadı. Bu süre içinde imar planları depreme hazırlıklı şehirler yaratmaktan çok, kentsel rantın dağıtılması için bir araç olarak kullanıldı. Parsel bazında yapılan imar tadilatları ile ormanlık alanlar, su havzaları ve dere yatakları yapılaşmaya açıldı.

Ülkemizdeki mevcut yapı stoğunun yüzde 60’ının mimarlık ve mühendislik hizmeti almamış olmasına, 10 milyonun üzerinde yapının sağlıksız ve afetlere karşı dayanıksız olmasına karşın; 2012 yılından bugüne kadar yalnızca 197 bin yapı (859 bin 114 bağımsız birim) için riskli yapı tespiti yapıldı ve bunlardan 165 bin yapı (767 bin 349 bağımsız birim) yıkıldı.

Son yirmi yılda 2,7 milyar m2 alan için inşaat izni verilerek 2 milyon 144 bin 656 yeni yapı ruhsatı düzenlendi; 13 milyon 348 bin 492 konut üretildi. Bunlardan kaçı doğru zemin etüdleri, uygun mimarlık ve mühendislik proje süreçleri en nihayetinde de gerekli denetimi gördü, tartışılır!

1999 Marmara ve 2011 Van Depremlerinden daha önce çıkarılan imar afları kapsamındaki kaçak yapıların çoğunun yıkılmasına ve binlerce yurttaşın hayatını kaybetmesine rağmen; 2018 yılında “İmar Barışı” adı altında yeni bir imar affı yürürlüğe konuldu.

Afet riski altındaki alanlarda olup olmadıklarına, kıyı alanları, tarım arazileri, orman alanları, içme suyu havzaları ve tarihi, doğal, arkeolojik sit alanları üzerine inşa edilip edilmediklerine bakılmaksızın; 3 milyon 119 bin 947 kaçak ve imara aykırı yapı için 26 milyar 151 milyon 389 bin 263 TL yapı kayıt belge bedeli alınarak riskli yapılar meşru hale geldi. Yapı güvenliği olmayan, planlama, mimarlık ve mühendislik süreçlerinden geçmemiş, teknik olarak sağlık ve güvenlik koşulları belirsiz toplam 7 milyon 393 bin 413 bağımsız bölüme kullanma izni niteliği taşıyan belge düzenlendi.

Kentlerin yeniden yapılandırılması ve depreme dayanıksız binaların yenilenmesi için gerekli olan “Kentsel Dönüşüm” uygulamaları amacından saptırılarak inşaat firmalarına kaynak aktarılmasının, kentsel rantların belli kesimlerde toplanmasının bir aracı haline getirildi.

Kent merkezlerinde bulunan afet toplanma alanı statüsünde park, bahçe ve meydanlar yapılaşmaya açılarak afet sonrasında yaşamı sürdürmeye olanak verecek güvenli alanlar ortadan kaldırıldı.

Boğaziçi Üniversitesi, Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü tarafından 2019 yılında hazırlanan İstanbul İli Olası Deprem Kayıp Tahminlerinin Güncellenmesi Projesi sonuçlarına göre; İstanbul bina stokunun yalnızca %30’u 2000 yılı sonrası inşa edilmiştir. Olası bir depremde yaklaşık 194 bin binanın yıkılacağı veya oturulamayacak derecede hasar göreceği, 14 bin 150 can kaybının yaşanacağı tahmin edilmektedir.

Raporda, 47 bin kişinin ağır yaralanacağı veya hastane şartlarında tedavi görmesi gerekeceği ve 640 bin hane yani yaklaşık 2 milyon kişinin acil barınmaya ihtiyaç duyacağı öngörülmektedir. Ancak, sağlık hizmetleri ve acil barınma için kullanılacak eğitim, sağlık ve spor tesislerinin; %50 sinin depremin etkisinin şiddetli olacağı bölgelerde bulunduğu, deprem sırasında işlevlerini devam ettirmesi zorunlu olan bu binaların hasar göreceği ve yapısal güvenliklerini koruyamayacakları belirtilmektedir.

Son yıllarda sıklıkla yaşadığımız her deprem, 17 Ağustos 1999’da yaşadığımız büyük felaketi çağrıştırmakta, depremin ülkemiz için ne kadar yakın bir tehlike olduğunu hatırlatmaktadır. Mevcut durumda artan nüfus ve yapılaşma nedeniyle yaşanacak benzer bir felaketin sonuçlarının çok daha ağır olacağı ortadadır.

Devlet tüm yurttaşlara eşit, sağlıklı, güvenlikli yaşama koşullarında nitelikli yaşam çevreleri sağlamakla yükümlüdür. Salgın, afet ve kriz koşullarında başarılı iyileşme süreçleri için alınacak önlemlerin bilimsel ilkeler ve gerçeklerle, toplum yararı gözetilerek oluşturulması; afet yönetimi hakkında geliştirilecek politikaların bilim insanlarını, meslek odalarını, akademik kuruluşları ve ilgili uzmanlıkları dikkate alarak oluşturulması zorunludur. Bugüne kadar pek çok yurttaşın hayatına mal olmuş ve olmaya devam eden, büyük yıkımlara ve kayıplara sebep olan rant odaklı planlama, kentleşme ve yapılaşma politikaları terk edilmelidir.

Benzer felaketleri bir daha yaşamamak için derhal adım atılmalıdır. Yapı denetimi sistemi TMMOB ve bağlı Odalar, üniversiteler ve ilgili kesimlerin katılımıyla kamusal bir anlayışla yeniden düzenlenmelidir. Yapılaşmadan kaynaklanan risklerin bertaraf edilmesi için doğru ve yeterli bir "risk yönetim" sistemi oluşturulmalıdır.

Bölgesel ve kentsel ölçekte "sakınım planları" hazırlanmalıdır. Ülke genelindeki yapılar incelenmeli, riskli yapılar tespit edilmeli ve güvenli hale getirilmelidir. Uygun olmayan zemin ve arazilerdeki yapılar derhal boşaltılmalıdır. Tüm yaşam alanlarımız bilimin ve teknolojinin rehberliğinde, insanların ihtiyaçları doğrultusunda ve doğayla barışık biçimde yapılandırılmalıdır.

Güvenli yapılaşmanın sağlanması ve tüm bu süreçlerin sağlıklı işletilebilmesi için meslek odalarının sürece etkin katılımını sağlayacak yeni bir planlama, tasarım, üretim ve denetim süreci modeli benimsenmelidir.

Bu vesileyle afetlerde kaybettiğimiz yurttaşlarımızı rahmet ve saygıyla anıyor; sahip olduğumuz mesleki uzmanlık ve toplumsal sorumluluklarımız kapsamında, doğal afetlerin tahribata ve can kaybına yol açmasının temelinde yer alan bilimsel kentleşme, mimarlık ve mühendislik ilkelerine aykırı uygulamalar karşısında mücadelemizi kararlı bir şekilde sürdüreceğimizi değerli kamuoyumuzla paylaşıyoruz.

Daha büyük acılar yaşamamak için depremi unutma, unutturma.”

TMOBB Bursa İKK’nın basın toplantısında, Jeoloji Mühendisleri Odası Güney Marmara Şubesi Başkanı Engin Er, İnşaat Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Başkanı Ülkü Küçükkayalar, Elektrik Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Başkanı Burak Özgen ve Makine Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Başkanı Ahmet İhsan Taşkınsel ile Bursa Tabip Odası YK Üyesi Dr. Seçkin Kara da konuya ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 

Yorumlar (0)
Namaz Vakti 24 Ocak 2025
İmsak 06:47
Güneş 08:18
Öğle 13:10
İkindi 15:31
Akşam 17:52
Yatsı 19:17
6
hafif yağmur
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 19 51
2. Fenerbahçe 19 45
3. Samsunspor 19 37
4. Göztepe 19 34
5. Eyüpspor 19 33
6. Beşiktaş 19 31
7. Başakşehir 19 29
8. Gaziantep FK 19 26
9. Trabzonspor 19 25
10. Rizespor 19 24
11. Alanyaspor 19 22
12. Kasımpasa 19 22
13. Konyaspor 19 21
14. Antalyaspor 19 21
15. Sivasspor 19 20
16. Bodrum FK 19 16
17. Kayserispor 18 16
18. Hatayspor 19 10
19. A.Demirspor 19 5
Takımlar O P
1. Kocaelispor 20 41
2. Karagümrük 20 35
3. Bandırmaspor 20 34
4. Erzurumspor 20 33
5. Ahlatçı Çorum FK 20 32
6. Boluspor 20 31
7. İstanbulspor 20 30
8. Ankaragücü 20 30
9. Pendikspor 20 30
10. Amed Sportif 20 30
11. Gençlerbirliği 20 30
12. Keçiörengücü 20 27
13. Ümraniye 20 26
14. Esenler Erokspor 20 26
15. Manisa FK 20 26
16. Sakaryaspor 20 26
17. Igdir FK 20 25
18. Şanlıurfaspor 20 25
19. Adanaspor 20 15
20. Yeni Malatyaspor 20 -21
Takımlar O P
1. Liverpool 21 50
2. Arsenal 22 44
3. Nottingham Forest 22 44
4. Chelsea 22 40
5. M.City 22 38
6. Newcastle 22 38
7. Bournemouth 22 37
8. Aston Villa 22 36
9. Brighton 22 34
10. Fulham 22 33
11. Brentford 22 28
12. Crystal Palace 22 27
13. M. United 22 26
14. West Ham United 22 26
15. Tottenham 22 24
16. Everton 21 20
17. Wolves 22 16
18. Ipswich Town 22 16
19. Leicester City 22 14
20. Southampton 22 6
Takımlar O P
1. Real Madrid 20 46
2. Atletico Madrid 20 44
3. Barcelona 20 39
4. Athletic Bilbao 20 39
5. Villarreal 20 33
6. Mallorca 20 30
7. Real Sociedad 20 28
8. Girona 20 28
9. Rayo Vallecano 20 26
10. Osasuna 20 26
11. Sevilla 20 26
12. Real Betis 20 25
13. Celta Vigo 20 24
14. Las Palmas 20 22
15. Leganes 20 22
16. Getafe 20 20
17. Deportivo Alaves 20 20
18. Espanyol 20 19
19. Valencia 20 16
20. Real Valladolid 20 15