‘Kalpler Kırık!’
Nilüfer Organize Sanayi Bölgesi Sanayici ve İşadamları Derneği (NİLSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Yalçın Aras, TEKNOSAB konusunda BTSO Başkanı İbrahim Burkay’a yönelik şu ifadeleri kullandı: TEKNOSAB’daki arsa dağıtım sürecinin çok daha adil olması gerekiyordu. Bu konuda kalpler kırık. Çok sayıda insandan bunu duyuyorum. Sürecin biraz daha şeffaf olması gerekiyordu.

Röportaj: N. Nuri Yavuz
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nda (BTSO) 1 Ekim’de sandıklar kurulacak. Kent ekonomisinin çatı kuruluşunda yeni meclis ve yönetim 1 Ekim sonrası şekillenecek. Peki, iş dünyası yeni dönemden ne bekliyor? Nilüfer Organize Sanayi Bölgesi Sanayici ve İşadamları Derneği (NİLSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Yalçın Aras, Bursa Görüş’e özel açıklamalarda bulundu.
- Geride kalan 4 yıllık dönemi nasıl yorumluyorsunuz?
Bir sanayici olarak beklentilerimiz yüksek olduğu için bu 4 yılın çok başarılı olduğunu söyleyemem. Bu kişilere yönelik bir değerlendirme değil. Tabi ki bu süreçte pandeminin, ekonomik krizin ve dünyadaki küresel bir takım hareketlerin de olumsuz etkileri var.
- Ekonomide tabloda iş dünyasının rolü nedir?
İhracat, üretim ve enflasyonla ilgili bir sorun ve eksiklik varsa bu sadece politikanın değil tüm kurumların da hatasıdır. Bizim de hatamızdır. Üretici kesim olarak her zaman taşın altına elimizi koymalıyız.
- BTSO’dan ne bekliyorsunuz?
BTSO’dan daha hızlı ve verimli hizmet bekliyoruz. Bizi daha çok üretime sevk etmesi, bürokrasiden arındırarak bilgilendirmesine ihtiyacımız var.
- Ne yapılmalı?
Ticaret ve sanayi odalarının çok fazla dallara ve budaklara ayrılmadan üretim ve üretimi destekleyen eğitime odaklanması gerektiğini düşünüyorum. Türkiye’nin en eski odalarından biri olan BTSO’nun bugün gelişmiş nitelikte bir üniversitesinin olmasını isterdim.
- Başarılı bulduğunuz çalışma var mı?
Elbette ki BTSO’nun başardıkları da vardır. Bizim düşüncülerimizin politika üreticilerine taşınması konusunda bir sıkıntımız olmadı. Ama son zamanlarda da ekonomik olarak banka kredilerinin kısıtlı hale gelmesi, üreticinin krediye erişiminin zorlaşması ayrıca kredi kullanımının bazı koşullara bağlanması gibi konularda BTSO’nun sesini duymak isteriz. Açıkçası bu konularda seslerini duyamadık. Üyelerle birebir konuştuğumuzda herkes bir arayış ve serzeniş içerisinde aynı düşünceyi ifade ediyor ama bunun topluma ve yukarılara daha yüksek sesle duyurulması gerekiyor.
- Fuar alanı hakkında ne düşünüyorsunuz?
Bu alanın çağımıza uygun koşullarda olması gerekiyor. Bu konuda eksikler görüyorum. Mutlak suretle fuar organizasyonu alanlarının çağa göre dijital üretim platformuna çevrilip sanal fuarlarla diğer fuarların bir arada yapılıyor olmasını bekliyoruz. O yapının mevcut haliyle Türkiye ve Bursa endüstrisini temsil etmediğini düşünüyorum. Fuar alanında insanlar halıların üzerinde yürüyemiyor. Elektrik kabloları sarkıyor, yağmur yağdığında su basıyor. Bu görüntü Bursa’yı temsil etmiyor. Öte yandan GUHEM yapıldı. Bu yapılanları da tebrik ediyoruz.
- TEKNOSAB ile ilgili kanaatiniz nedir?
Başından beri plansız bir şekilde Bursa’da göl kenarlarına OSB yapılmasına karşı çıkıyorum. OSB’lerin Bursa’dan 250 kilometre uzaklaştırılmış olması gerektiğine inanıyorum. Aksi takdirde Bursa, gelecek 25 yılda yeni yapılan OSB’lerle birlikte yaşanmaz hale gelecek. Çevresel etkiler her açıdan bizi tehdit ediyor. Bursa-Karacabey arasında giderken gördüğümüz yeşil alanı, 10 yıl sonra Gebze-İstanbul arası bir görüntünün alacağını şimdiden söylemeliyim. Bir OSB kurmuş biri olarak söylemeliyim ki TEKNOSAB’daki arsa dağıtım sürecinin çok daha adil olması gerekiyordu. Bu konuda kalpler kırık. Çok sayıda insandan bunu duyuyorum. Sürecin biraz daha şeffaf olması gerekiyordu.
- Peki, TEKNOSAB’dan yer talebiniz oldu mu?
50 bin metrekare talebimiz oldu. Bize yetmemesine rağmen 15 bin metrekarelik bir alan tahsisi yapıldı. Bu da rica ve minnetle oldu. Teknolojik üretim yapıyor olmam vasıtasıyla tahsis yapıldı.
- Oradan yer almanız, yeni OSB’lere karşı duruşunuz ile çelişmiyor mu?
Bu çaresizliğin bir sonucudur. Tek başına 250 kilometre uzağa gitmem tabi ki söz konusu olmaz. Sanayi yapılıyorsa sanayicinin yer alması normal. Dediğimin büyük bir devlet ve çevre projesi olması gerekiyor. BTSO’nun da bu konuda ön ayak olması gerekiyor. Ayrıca ticaret ve sanayi odalarının her zaman ayrı olması gerektiğini ifade ediyorum. Ankara, İstanbul, İzmir, Manisa, Mersin ve Adana gibi ticaretin ve sanayinin birbirinden ayrılmış olması gerekiyor. Sanayinin soruları ile ticaretin sorunları çok farklı. İç içe olmaları hem seçimlerde bir kargaşaya neden oluyor hem de geleceğe net olarak bakılmasını engelliyor.
- Peki, orada ne durumdasınız?
Tahsis yeni geldi. Altyapı çalışmaları devam ediyor. Biz de yavaş yavaş projeyi hazırlıyoruz.
- Siz hangi komitedesiniz? Bu seçimlere katılacak mısınız?
Celal Sönmez’in son döneminde bizim komite değişmişti. Mevcut komitede benim meslektaşım olan bir kişi var. Diğerleri eski grupta kaldı. Bizi başka gruba aldılar. Artık bizim müracaatımız mı yanlış yoksa orada aynı işi yapan kişileri aynı yerde konumlandırma gücü olanların ihmali mi belli değil. O ayrımı ticaret ve sanayi odasında çalışanların yapması gerekiyor. Ben şimdiye kadar ticaret ve sanayi odası seçimlerine hiçbir zaman katılmadım. Yine katılmayı düşünmüyorum.
- Neden?
Seçim sistemi bana ters geliyor. Beni hiç tanımayan insanlardan oy istemek bana acayip geliyor. Orada herkes yetki belgelerini önceden toplayarak oy kullanıyor. Bu şekildeki seçim sistemine karşıyım. Daha açık ve nezih bir ortamda meslektaşlarımla aynı grupta olmayı ve onlarla yarışıp onlardan oy almayı isterim. Diğer taraftan BTSO’nun meclisini çok iyi bir şekilde oluşturması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü o meclis, aynı zamanda kentin aristokrasisini de oluşturuyor. Kendi amaçlarından çok ülke amaçlarını ilke edinen insanlar seçilmeli.
- Şuanda kendi için çalışanlar olduğunu mu düşünüyorsunuz?
Bu biraz şuna benziyor; dünyalığımı yaptım bir de kendimi burada göstereyim ve adım marka olsun düşüncesiyle ön plana çıkılıyor. Mutlaka belli şartların oluşması lazım, mesela iki dönemden sonra seçilmemeleri gerekiyor. Yetki belgelerinin elden ele taşınmaması lazım.
- Siyasallaşma olduğunu düşünüyor musunuz?
Her dönemde buralarda iktidara ve iklimine yakın meclislerin oluştuğunu düşünüyorum. Bu işin doğasında var. İktidarla yakın olmak iş dünyasının beklentilerinin daha çabuk karşılanması açısından avantaj.
- NOSAB’a gelelim. Sizce Doğanköy tarafına genişleme olmalı mı?
Bundan 15 yıl önce tren yolu geçeceği varsayılarak Doğanköy’ün bir tarafı lojistik alan ilan edildi. Bu daha sonra NOSAB’a sık sık teklif edildi. Ama NOSAB’ın burayı kamulaştırabilmesi için paraya ihtiyaç vardı. O dönemde bütçe olmadığı için buna girişilemedi. Bana göre artık şehrin içinde sanayiye yeter denilmeli. Yani gelecek nesiller için mutlaka acil olarak endüstriyel yatırımların; altyapısı, çevresel etkileri dikkate alınmalı. Paris Anlaşması’na göre fizibilite raporları hazırlanmalı. Bunun dışındaki sanayiye hayır. Yani her türlü tedbirin alınmış olması gerekiyor.
- Peki, Doğanköy’de NOSAB’ın genişleme ihtimali kapsamında aldığınız arsa var mı?
Kesinlikle yok. Ben almadığım gibi kardeşlerime de aldırmadım. NOSAB’dan da hiçbir sanayicinin orada arsası yok.
- Şuanda sanayicinin bir yer ihtiyacı olduğunu düşünüyor musunuz?
Togg’un Bursa’ya gelmesiyle birlikte şiddetle yer ihtiyacı hasıl oldu. 3 otomobil fabrikası varken 4’üncüsünün de olması bence stratejik olarak çok doğru değildi. Personel sıkıntısı, yetişmiş elemanın süratli bir şekilde transferi, dengeler, yan sanayi, çevre, konut ve yoğunluk bağlamında bu kentin bu kadar yükü kaldırması mümkün değil. 25 yıl sonra bu çevre tahribatı büyük zararlar verecek. Bir yağmur yağıyor her yerin altı üstüne geliyor. Çevre bizi sürekli uyarıyor. Buna mutlaka bir tedbir alınması gerekiyor.
- Bir de güncel ekonomiyle ilgili soru sormak isterim. İkinci çeyrekte Türk ekonomisi yüzde 7,6 büyüdü. Bu büyümeler size yansıyor mu?
Zor bir dönemden geçiyoruz. Şartlar sektöre göre değişiyor. Bizim sektörümüz ekonomik krizden şiddetli bir şekilde etkilendi. Özellikle hammadde fiyatlarındaki dalgalanma olumsuz etkiledi. Bir dengesizlik var. Bu tabi ki sadece bizim ülkemize has bir durum değil. Global ölçekte bir dengesizlik var. Bunun yanında ülke ekonomisinin ikinci çeyrekte yüzde 7,6’lık bir büyüme göstermesi eşyanın tabiatına ters diye düşünüyorum. Çünkü bir taraftan yüzde 80 enflasyon, diğer taraftan yüzde 7,6’lık büyüme tutarlı değil. Elbette yol, köprü, hastane gibi şeyleri içerisine katarsanız ekonomi büyür ama üretim kapasitesi olarak ürün üretilmiş ona bakılmalı. 6 yıl ekonomi okudum. Yüzde 80 enflasyon olan bir ortamda yüzde 7,6’lık büyümenin ekonomi biliminde yeri yok. Bu rakamlar inanılacak gibi değil.
- Gökçelik açısından nasıl bir tablo var? İhracatınız arttı mı?
47 yıllık bir firmayız. Belli doğrularımız ve sistemlerimiz var. Çağa ayak uydurarak yeni teknolojileri gerek kullanım gerekse de satın almalarla sistemimize adapte ediyoruz ve İhracatımız artıyor. Ayakta durmaya çalışıyoruz. Bu yıl toplam 30 milyon dolarlık bir ihracata imza atacağız. Ancak bu rakamların sürdürülebilir olması ve büyüyebilmesi için bankacılıkta kredi sisteminin önünün açık olması gerekiyor. Bugünkü kredi kullanım şartları yatırımcı iştahı açısından çok olumlu ve sürdürülebilir değil.
***
Röportaj için ziyaret günüm tesadüfi olarak Yalçın Aras’ın doğum gününe denk geldi. O gün Gökçelik çalışanları, Aras’a bir doğum günü sürprizi yaptı. Yakın zamanda abisini kaybeden Aras, kısa ve hüzünlü bir konuşma yaptı.
İmsak | 06:47 | ||
Güneş | 08:18 | ||
Öğle | 13:10 | ||
İkindi | 15:31 | ||
Akşam | 17:52 | ||
Yatsı | 19:17 |
Takımlar | O | P |
---|---|---|
1. Galatasaray | 36 | 95 |
2. Fenerbahçe | 36 | 84 |
3. Samsunspor | 36 | 64 |
4. Beşiktaş | 36 | 62 |
5. Başakşehir | 36 | 54 |
6. Eyüpspor | 36 | 53 |
7. Trabzonspor | 36 | 51 |
8. Göztepe | 36 | 50 |
9. Rizespor | 36 | 49 |
10. Kasımpaşa | 36 | 47 |
11. Konyaspor | 36 | 46 |
12. Alanyaspor | 36 | 45 |
13. Kayserispor | 36 | 45 |
14. Gaziantep FK | 36 | 45 |
15. Antalyaspor | 36 | 44 |
16. Bodrum FK | 36 | 37 |
17. Sivasspor | 36 | 35 |
18. Hatayspor | 36 | 26 |
19. A.Demirspor | 36 | 2 |
Takımlar | O | P |
---|---|---|
1. Kocaelispor | 38 | 72 |
2. Gençlerbirliği | 38 | 68 |
3. Karagümrük | 38 | 66 |
4. İstanbulspor | 38 | 64 |
5. Bandırmaspor | 38 | 64 |
6. Erzurumspor | 38 | 64 |
7. Boluspor | 38 | 61 |
8. Iğdır FK | 38 | 58 |
9. Amed Sportif | 38 | 57 |
10. Ahlatçı Çorum FK | 38 | 54 |
11. Ümraniye | 38 | 53 |
12. Esenler Erokspor | 38 | 52 |
13. Sakaryaspor | 38 | 51 |
14. Keçiörengücü | 38 | 51 |
15. Manisa FK | 38 | 48 |
16. Pendikspor | 38 | 48 |
17. Ankaragücü | 38 | 48 |
18. Şanlıurfaspor | 38 | 40 |
19. Adanaspor | 38 | 30 |
20. Yeni Malatyaspor | 38 | -21 |
Takımlar | O | P |
---|---|---|
1. Liverpool | 38 | 84 |
2. Arsenal | 38 | 74 |
3. M.City | 38 | 71 |
4. Chelsea | 38 | 69 |
5. Newcastle | 38 | 66 |
6. Aston Villa | 38 | 66 |
7. N. Forest | 38 | 65 |
8. Brighton | 38 | 61 |
9. Bournemouth | 38 | 56 |
10. Brentford | 38 | 56 |
11. Fulham | 38 | 54 |
12. C.Palace | 38 | 53 |
13. Everton | 38 | 48 |
14. West Ham United | 38 | 43 |
15. M. United | 38 | 42 |
16. Wolves | 38 | 42 |
17. Tottenham | 38 | 38 |
18. Leicester City | 38 | 25 |
19. Ipswich Town | 38 | 22 |
20. Southampton | 38 | 12 |
Takımlar | O | P |
---|---|---|
1. Barcelona | 38 | 88 |
2. Real Madrid | 38 | 84 |
3. Atletico Madrid | 38 | 76 |
4. Athletic Bilbao | 38 | 70 |
5. Villarreal | 38 | 70 |
6. Real Betis | 38 | 60 |
7. Celta Vigo | 38 | 55 |
8. Rayo Vallecano | 38 | 52 |
9. Osasuna | 38 | 52 |
10. Mallorca | 38 | 48 |
11. Real Sociedad | 38 | 46 |
12. Valencia | 38 | 46 |
13. Getafe | 38 | 42 |
14. Espanyol | 38 | 42 |
15. Alaves | 38 | 42 |
16. Girona | 38 | 41 |
17. Sevilla | 38 | 41 |
18. Leganes | 38 | 40 |
19. Las Palmas | 38 | 32 |
20. Real Valladolid | 38 | 16 |