Mudanya tiyatro tarihi alanında Bursa’nın en zayıf ilçelerinde biridir. İlçenin nüfusu yüz bini geçmiş olmasına rağmen hâlâ kiliseden bozma bir mekânda oyunlar sahneleniyor. Bu yetmezmiş gibi ilçede doğru düzgün kütüphanede bulunmuyor. Bir binanın bir bölümü kütüphane haline getirilmiş. İçinde sanat alanında kaç kitap var diye sormayın.
Bu kadar ‘yokluğun’ içinde Uludağ Üniversitesi 2007 yılında Güzel Sanatlar Fakültesi’ni hayata geçirdi. Resim Bölümü öğrencileri kısa süre sonra Görükle Kampüsü’ne taşındı. Ancak Sahne Sanatları Bölümü öğrencileri ‘geride kaldı’. Fakülte için inşa edilmemiş bir binada tiyatro eğitimi almaya çalışıyorlar. Fakültede sadece tiyatro eğitimi alan öğrenciler olduğu için öğrenci sınıf arkadaşından başka bir üniversite öğrencisi ile arkadaşlık kuramıyor.
Güzel Sanatlar Fakültesi şehrin merkezinde olmalıydı. Şehrin en önemli mekânları Tayyare Kültür Merkezi, Bursa Devlet Tiyatrosu, Devlet Güzel Sanatlar Galerisi, Bursa Şehir Kütüphanesi ve Bursa İl Halk Kütüphanesi’nin yakınında olmalıydı. Hadi bu düşünülemedi. O zaman Görükle Kampüsü’nün içinde veya en azından İlahiyat Fakültesi gibi yakın bir mahalleden olmalıydı. Dönemin üniversite yönetimi ne yaptı, kendileri Görükle Kampüsü’ndeki bölümlerinde ders anlatırken, odalarında kahvelerini yudumlarken, kampüsün içindeki kütüphaneden faydalanırken şehrin sanat kültürü olarak en zayıf ilçesine Güzel Sanatlar Fakültesi açtılar.
Tiyatro alanında Bursa’nın bir türlü başarılı olamamasının nedeni İstanbul’a yakın olması gösterilir. Bu biraz işin kolayına kaçmaktır. Doğru bir söz değildir. Siz önce doğru düzgün eğitim mekânı inşa edin. İçinde birkaç on bin kitaptan oluşan sanat kütüphanesi oluşturun. Bu binada eğitim sahnesi ve tiyatro sahnesi olsun. Eğitim kadrosunu da yetkin isimlerden seçtiğiniz zaman kimsenin gözü İstanbul’da olmaz.
