banner52

banner78

banner74

banner57

banner71

09.11.2021, 11:47

Tekstil Sektöründe Sürdürülebilir Atıksu Yaklaşımı

Çevre değerlerinin korunması ve kalkınmanın dengeli bir şekilde sürdürülebilmesi “sürdürülebilir kalkınma” kavramı ile ifade edilmektedir. Sürdürülebilir kalkınma, sadece bugünün ihtiyaçlarını değil, gelecek kuşakların ihtiyaçlarını da karşılayabilmeyi hedeflemektedir. Endüstriyel kirlenmenin kontrolünde, yer seçiminin uygun yapılması, uygun teknoloji seçimi, işletmenin proses kaynaklı kirletici oluşumunu en az düzeyde tutacak şekilde ayarlanması, eski tesislerde verim arttırıcı ve kirlenmeyi minimize edici düzenlemelerin yapılması, çevreye zararlı hammaddelerin yerine daha az zararlı veya zararsız olanların kullanılması, atık sulardaki kimyasal maddelerin ve suyun geri kazanılarak değerlendirilmesi veya üretimde yeniden kullanılması daima arıtma tercihinden önce gelmelidir.

Tekstil endüstrisi üretim prosesleri ise uzun proses zincirlerinden oluşan karmaşık bir yapıya sahiptir. Tekstil üretim prosesleri, yaş ve kuru üretim prosesleri olarak sınıflandırılabilmektedir. Yaş proseslerde en önemli proses girdisini su oluştururken kuru proseslerde daha çok ısıl enerji tüketimi yoğun olmaktadır. Tekstil alt sektörlerinde kaynak kullanımları ve atık/emisyon oluşumları kullanılan lif türü, uygulanan teknik ve teknolojiye bağlı olarak değişmektedir. Tekstil sektörü genelinde ortalama su tüketimi 3-932 L/kg ürün gibi geniş bir aralıkta değişmektedir.

Tekstil endüstrisinin gelişmesi ve yeni boya tekniklerinin kullanılması, tekstilde kullanılan su miktarının artmasına neden olmuştur. Tekstil üretiminde ve proseslerinde kullanılan su kapasitesi diğer endüstrilere oranla daha fazladır.

Avrupa birliğinin tekstilde doğal kaynak tüketimine karşı aldığı tedbirler doğaya verilen zararı en aza indirgemeyi hedeflemektedir. Bu doğal kaynakların başında en önemli kaynaklardan biri olan su gelmektedir. Doğa dostu sistemler ile prosesten çıkan atık suları, atık su geri kazanım sistemleriyle üretime yeniden kazandırarak işletmelerin maliyetlerini azaltmaya katkı sağlamaktadır.

Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerde, sanayi kuruluşlarının faaliyetleri ve yol açtıkları kirlenme, “entegre kirlilik yönetimi” yaklaşımı ile yönetilmekte ve sanayi kuruluşlarının sadece deşarj ya da emisyonları için limit değerler konularak yol açtıkları kirlenmenin kontrol edilmesi yerine, kirlenmenin üretim süreci ile birlikte değerlendirildiği bir ana yaklaşım benimsenmektedir. Bu çerçevede, üretim süreçlerinde atık önleyici ve/veya azaltıcı teknikler uygulanarak hava, su ve toprağa yapılan deşarjların hep birlikte göz önünde bulundurulduğu ve en aza indirgenmeye çalışıldığı bir ana yaklaşım benimsenmektedir. AB tarafından, 1996 yılında yayınlanmış olan IPPC (Integrated Pollution Prevention and Control-Entegre Kirlilik Önleme ve Kontrolü) Direktifi (96/61/EC) bu yönde düzenlemeleri içermekte ve sanayi kuruluşlarını denetleyen otoritelerin, bu ana yaklaşım çerçevesinde tesislere çalışma izni vermesini ve tesisleri çevresel performansları adına denetlemesini gerektirmektedir.

AB üye ülkelerinde uygulamaya konulan “Entegre Kirlilik Önleme ve Kontrolü Direktifi” (IPPC- 96/61/EC) yeni adıyla “Endüstriyel Emisyonlar Direktifi” (IED-2010/75/EU) ile kirliliğin kaynağında entegre bir yaklaşımla önlenmesi için; hammadde, su tüketimi enerji tüketimi, kimyasal madde tüketimi, atıksuların arıtılması, proseslerde atıksuların geri kazanımı, kimyasal değişimi, kimyasal geri kazanımı, atık gazların arıtılması, atık gazlardan ısı geri kazanımı ve atıksuların boru sonu arıtımı konularına “mevcut en iyi teknik (MET/BAT)” önerileri geliştirmiştir.

IPPC Direktifi’nin ve MET’lerin sektörlere uyumunu kolaylaştırmak ve hızlandırmak amacıyla Avrupa IPPC Bürosu tarafından “Best Available Techniques (BAT) Referans Dokümanları (BREF)” hazırlanmıştır. Ayrıca BREF dokümanları farklı dillere çevrilmiştir. “Türkiye Tekstil Terbiye Sanayicileri Derneği” (TTTSD) 2002 yılında Avrupa IPPC Bürosu’nun tekstil sektörü için yayınladığı IPPC BREF dokümanını Türkçe’ye çevirmiş ve “Tekstil Sanayi için En Uygun Teknikler (MET) Referans Dokümanı” ismiyle yayınlamıştır. IPPC Direktifi’nin teknik, idari ve denetimsel alt yapısı güçlendirilerek diğer altı sektörel direktif ile birlikte IED (2010/75/EU) kapsamına alınmış ve bu sayede MET önerileri ve IPPC BREF dokümanlarının kullanımı etkin hale gelmiştir.

Kimyasal maddeler başta kimya ve tekstil sektörü olmak üzere neredeyse bütün endüstri dallarında ve günlük yaşamımızda yoğun olarak kullanılmaktadır. Son zamanlarda tekstil ürünlerinin üretimi sırasında yıllık yaklaşık 9,3 milyon ton kimyasal madde kullanımı, iş güvenliği, insan ve çevre sağlığı etkisi üzerinde irdelenen en önemli konulardan biridir. ZDHC Vakfı tarafından uluslararası bir ortak yol haritası olarak Tehlikeli Atıkların Sıfır Deşarjı (ZDHC) Programı geliştirilmiştir. Program, tekstil, deri ve ayakkabı sektöründe ürünlerin yaşam döngüsüne odaklanmıştır. Amacı, sanayiye çevre bilinci kazandırmak, tedarik zincirini geliştirmek ve şeffaflığı ön plana çıkarmaktır. Küresel bir program olan ZDHC ile imalatçıların, fason üreticilerin ve tedarikçilerin desteğiyle tekstil ve ayakkabı imalatında, deri işlemede meydana gelen, ürünlerin üretim aşamalarında kullanılan kimyasallar sonucu çıkan atık suyun engellenmesi ve azaltımı hedeflenmektedir.

Tekstil endüstrisinden çıkan sular, yoğun renkli oldukları için, atıksularda özel problemler ortaya çıkararak, çok küçük bir miktarı bile göze çarpmaktadır. Bununla birlikte (örneğin: nehirlere ve okyanuslara deşarj edilen kırmızı boyalar gibi) tehlikeli olmaktan ziyade estetik olarak da rahatsız edicidir. Dikkate alınacak ana faktörler, suda yaşayan organizmalara karşı (balık, bakteri, daphnia, yosun) biyolojik olarak parçalanabilirliği ve toksisitesidir. Genel olarak boyalar kolayca biyolojik olarak parçalanamazlar. Boyar maddelerden en yaygın olan dispers boyalar suda çözünürlüğü zayıf olduğundan (1 mg/L'den az), düşük akut ekolojik etkiye sahip olmaktadır. Özellikle sudaki yaşam için akut toksisite genellikle düşüktür. Bununla birlikte, Avrupa kimyasalları mevzuatına göre, dispers boyalar su ortamında uzun süreli olumsuz etkilere neden olabilecek maddeler olarak sınıflandırılmaktadır, çünkü bunlar biyolojik olarak kolayca parçalanamazlar ve hidrofobikliklerinden dolayı biyolojik birikimli olduklarından şüphelenilmektedir.

Tekstil endüstrisinde yoğun su tüketimine paralel olarak yüksek miktarda atıksu oluşumu söz konusu olmaktadır. Ayrıca sektörde yüksek miktarlarda kimyasal/boyarmadde kullanımı, toksik ve biyolojik olarak zor parçalanan bileşikler, lifler üzerinde bulunan kirler ve yüksek ısı gibi etmenler atıksuların kirlilik yükünü artırmaktadır. Endüstrinin alt sektörlerinde uygulanan prosesler, teknik/teknoloji ve işlem görecek lif türüne bağlı olarak atıksu miktarları ve karakterizasyonu değişmektedir.

Tekstil terbiye, boyama ve baskı işlemlerinde çok çeşitli ve yüksek miktarlarda kullanılan kimyasalların/boyarmaddelerin artıkları atık banyolar ile atıksu kanallarına taşınmaktadır. Tekstil endüstrisinde özellikle terbiye ve boyama/baskı proseslerinden kaynaklanan atıksular yüksek kirlilik yüküne ve toksik karaktere sahip olmaktadır. Tekstil atıksularında toksisiteyi ve kirlilik yükünü artıran başlıca kirleticiler; (kimyasal ve boyarmaddelerden kaynaklanan ve boyama terbiye proseslerinde oluşan) temel olarak organik bileşikler, biyolojik olarak zor ayrışabilen maddeler, renk verici maddeler, toksik maddeler, inhibitör bileşikler, adsorplanabilir klorlu bileşikler, asitler ve tuzlardır. Diğer taraftan askıda katı maddeler, mineral yağlar, gres, lubrikantlar, biyolojik parçalanmayan ya da biyolojik parçalanması güç olan sürfektanlar, organik bileşikler, fenoller, halojenlenmiş organik solventler, ısı, renk ve ağır metaller başlıca atıksu kirleticileridir. Tekstil atıksuları yüksek kimyasal, tuzluluk ve renk içeriğine sahiptir. Bu nedenle tekstil atıksuyu karakterini belirleyen en önemli parametreler; renk, iletkenlik, sıcaklık, asidite ve diğer organik bileşiklerdir. Atıksu bünyesindeki atık boyarmaddeler/kimyasallardan kaynaklanan biyolojik eliminasyonu zor olan kirleticilerin yeterince arıtılmadan alıcı ortamlara deşarj edilmeleri durumunda geri dönülmez çevresel etkiler oluşabilmektedir.

Yorumlar (0)
Namaz Vakti 28 Mart 2024
İmsak 05:22
Güneş 06:47
Öğle 13:14
İkindi 16:45
Akşam 19:31
Yatsı 20:50
12
kapalı
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 30 81
2. Fenerbahçe 30 79
3. Trabzonspor 30 49
4. Beşiktaş 30 46
5. Kasımpasa 30 43
6. Başakşehir 30 42
7. Rizespor 30 42
8. Antalyaspor 30 41
9. A.Demirspor 30 39
10. Alanyaspor 30 39
11. Sivasspor 30 38
12. Samsunspor 30 36
13. Kayserispor 30 36
14. Ankaragücü 30 33
15. Hatayspor 30 33
16. Konyaspor 30 33
17. Gaziantep FK 30 31
18. Karagümrük 30 30
19. Pendikspor 30 29
20. İstanbulspor 30 13
Takımlar O P
1. Eyüpspor 27 64
2. Göztepe 27 56
3. Sakaryaspor 27 47
4. Ahlatçı Çorum FK 27 45
5. Kocaelispor 27 45
6. Bodrumspor 27 44
7. Boluspor 27 43
8. Bandırmaspor 27 41
9. Gençlerbirliği 27 40
10. Erzurumspor 27 37
11. Ümraniye 27 33
12. Keçiörengücü 27 32
13. Manisa FK 27 31
14. Şanlıurfaspor 27 27
15. Tuzlaspor 27 27
16. Adanaspor 27 27
17. Altay 27 15
18. Giresunspor 27 7
Takımlar O P
1. Arsenal 28 64
2. Liverpool 28 64
3. M.City 28 63
4. Aston Villa 29 56
5. Tottenham 28 53
6. M. United 28 47
7. West Ham United 29 44
8. Brighton 28 42
9. Wolves 28 41
10. Newcastle 28 40
11. Chelsea 27 39
12. Fulham 29 38
13. Bournemouth 28 35
14. Crystal Palace 28 29
15. Brentford 29 26
16. Everton 28 25
17. Luton Town 29 22
18. Nottingham Forest 29 21
19. Burnley 29 17
20. Sheffield United 28 14
Takımlar O P
1. Real Madrid 29 72
2. Barcelona 29 64
3. Girona 29 62
4. Athletic Bilbao 29 56
5. Atletico Madrid 29 55
6. Real Sociedad 29 46
7. Real Betis 29 42
8. Valencia 28 40
9. Villarreal 29 38
10. Getafe 29 38
11. Las Palmas 29 37
12. Osasuna 29 36
13. Deportivo Alaves 29 32
14. Mallorca 29 30
15. Rayo Vallecano 29 29
16. Sevilla 29 28
17. Celta Vigo 29 27
18. Cadiz 29 22
19. Granada 28 14
20. Almeria 29 13