banner52

02.11.2021, 12:29

Şehir ve Biz: Sihirli Dualizm

Şehir; yaşadığımız, çalıştığımız, kazandığımız, alışverişler yaptığımız, yediğimiz, içtiğimiz, eğlendiğimiz yer… Hüzünlerimizin, sevinçlerimizin, bayramlarımızın yaşandığı ve en güzel zamanlarımızın geçtiği yer şehir… Doğup büyüyüp serpildiğimiz ve ebedi yolculuğa çıktığımız yer şehir… Konağımız, sığınağımız, ekmek teknemiz şehir… Sanatımızın, kültürümüzün, edebiyatımızın, bilim ve teknolojimizin yoğrulduğu ve nesillere aktarıldığı yer şehir…

Yeryüzünde ilk şehir kurulduğundan bu asra değin, her kıtada her köşede serpilip büyüyen şehir… Nüfusun en büyük kısmını bağrına basan şehir… Devletlere güç veren, Meclislerin yeri, ekonominin can damarları, ticaretin mecrası, verginin esas kaynağı, savunmanın asıl odağı, sarayların, kütüphanelerin, müzelerin, okulların, sanat galerilerinin, üniversitelerin, enstitülerin, mahkemelerin, belediyelerin, şirketlerin, holdinglerin, mabetlerin yatağı şehir…

Şehrin Anlamı

Şehir demek, çağdaş hayat demek, şehir demek ekonomi demek, şehir demek kültür demek, şehir demek kısacası “biz” demek… Şehir ve Biz… Bu iki sözcüğün bir arada olmasının sırrı nerede? Bugünün insanı bu ayrılmaz ikiliyi nasıl temsil ediyor? Şehir bize, Biz şehre ne mesabedeyiz? Birbirimiz için hangi anlamları ifade ediyoruz? Şehir Biz’imle olmaktan ne derece memnun ya da Biz şehirden, şehirlerdeki hayatımızdan ne kadar memnunuz? Şimdi bu sorulara cevaplar arayalım.

Asırlar boyu Mezopotamya’da Sümer uygarlığında dünyanın ilk şehirlerinden başlamak üzere, Ortadoğu’nun kadim şehirleri, Mısır’ın gizemli şehirleri, Ganj Vadisi’nin bereketli Hint şehirleri, Çin’in efsunlu şehirleri, Eski Yunan’da demokrasinin beşiği şehirler, Roma’nın ihtişamlı şehirleri, Türklerin mamur şehirleri, Amerika kıtasının efsanevi şehirleri derken insanlık şu dünya yurdunda binlerce şehir kurdu ve hala kurmakta… Yenileri kurulurken, eskileri büyümekte, şehirleşme özellikle gelişmekte olan ülkelerde alabildiğine artmakta, insanlar az gelişmiş kırsal kesimlerden akın akın şehirlere göç etmekte, oralarda aş ve iş aramaktadır.  Bunun sonucunda ise şehirler de hem alan, hem nüfus olarak büyümekte, hem de aktivasyon anlamında çeşitlenmeye devam etmektedir.

Şehirleşme (Kentleşme) ve Kentlileşme

Şehirlerin nüfus, alan, sayı ve faaliyet bazında büyümesine “şehirleşme” denilir. Bunun eş anlamlısı “kentleşme” sözcüğüdür. Her ikisi de kullanılabilir. Biz burada “şehirleşme” sözcüğünü tercih ettik. Şehirleşme aslında bir madalyon gibidir. “Nicel büyüme” şehirleşme madalyonunun bir yüzü… Ya diğer yüzü; o da “nitel değişimi” gösterir.

Bir ülkede şehirlerin nüfusunun artması şehirleşmenin nicel yönü, bu şehirdeki insanların şehir hayatına aktif olarak katılması ve şehir yaşamına adapte olması şehirleşmenin nitel yönüdür. Buna “kentlileşme” denir. Kentleşmeyi tamamlayan, onu geleceğe güvenle taşıyacak olan da budur; yani kentlileşme…

Bu ikinci gelişim sağlanamazsa şehirleşme gerçek karakterine bürünememiş olur. Kuru kalabalık diyeceğimiz, şehrin ortak paydasında buluşamamış bilinçsiz insan kitleleri, beton ormanları, kültür yoksunu ve sanat yetimi çorak topraklar haline gelir. Gecekonduların pıtrak gibi şehri sardığı, suç örgütlerinin sarmaşık gibi topluma asalak gibi yapıştığı, yoksulluğun kol gezdiği, işsiz insanların günden güne arttığı, yeşilin, suyun, mavinin, huzurun, güvenliğin ve esenliğin hep eksik olduğu yaralı bir organizma gibi hastalıklı şehirler… Hormonal büyümenin getirdiği kanserleşmiş dokular… Gelecekten umudu kalmamış, şehirde yaşamanın tadına varamamış insanlar… Ranta kurban edilen o kıymetli topraklar… Bağ ve bahçelerin betonlaşmaya terk edildiği talihsiz yerler…

Şehir Biz’den Ne İster?

Şehir bu anlamıyla karşımıza dikildiğinde ne o bizden memnundur, ne de biz şehirden memnun oluruz. Aramıza kara kediler girmiş demektir.  Öyle ya Şehrin toprağını, havasını, suyunu, kısacası geleceğini tüket, bir anlamda şehre ihanet et, sonra o şehrin yüzünün sana gülmesini bekle… Heyhat ne beyhude bir bekleyiştir bu…

Şehir vefa ister, şehir itina ister, şehir güven ister, hülasa şehir insanoğlundan insanlık ister… Bunu bulursa bağrını ve tüm güzelliklerini açar insanoğluna. Yaşanılası yer olur. Hayat dolu mekânlar olur. Gelecek olur. Umut olur insana.

Yaşadığımız şehirler “yaşam kalitesi yüksek şehirlerden biri mi yoksa insanların yaşamaktan bıktığı, hayattan soğuduğu, ne yapacağını şaşırdığı bir yer mi? Bu sorunun cevabını veren de bu cevap ne olursa olsun o cevabı hak eden de Biz’iz… İşte Şehir ve Biz…

Şehirler Geleceğimizdir

O yüzden dememişler midir ki; “Geleceğimiz, bugün yaptıklarımızın ve yapmadıklarımızın bir ürünü olacaktır”. Şehirler geleceğimizdir. Nesillerimiz şehirlerde yaşayacak, ebedi istirahatgahımız şehirlerde olacak, geride bıraktığımız mallar melaller, ticaretler, eserler ve umutlarımız hep şehirlerde kalacak… O bize ebedi yurt… Şehrimize vefa göstermek, onun derdiyle dertlenmek, ona özenli davranmak, tüketmemek, bilakis gelecek için onu yaşatmak görevi ve sorumluluğu da bize düşmektedir.

Şehirler Bize Bir Miras Değil, Kıymetli Bir Emanettir

Şehri bizzat biz kurmadık, onu geçmiş atalarımız, büyüklerimiz, hatta Anadolu’nun pek çok şehrinde olduğu üzere çağlar öncesinde yaşamış kadim ırklar kurmuştur. Onu bize emanet ettiklerini düşünerek şehirlere muamele etmek boynumuzun borcudur. Şehre bir mirasyedi gibi davranamayız. Yaşadığımız şehrimizi gelecek nesillerimize daha güzel, daha güvenli, daha yaşanacak mekânlar olarak bırakmamız keyfi bir tercih değil, tarihi bir sorumluluk ve ahlaki bir borçtur.

Şehirlerimizi güvensiz bir geleceğin kıskacına terk edemeyiz, etmemeliyiz. Şehre duyarlı, şehrinin kıymetini bilen, şehrin ortak paydalarında buluşabilen, şehri için üzerine düşeni yapan bir nesil istiyorsak, bunu önce biz yapmalıyız. Bizler örnek olmalıyız. Biz öyle olacağız ki, çocuklarımızdan da bunu beklemeye hakkımız olsun.

Şehir Evimizdir, Şehir Özgürlüğümüzdür

Bir kişinin bir şeyi sevmesi için onu tanıması, bilmesi ve anlaması gerekir. Bu bir şehir ise kişi aynı zamanda ona aidiyet de hissetmelidir. O zaman yaşadığı şehri sevecektir. Sevince de şehri için elini taşın altına koymasını bilecektir. Şehrine yanlış yapanlara fırsat vermeyecektir. Şehrini evi gibi, yuvası gibi görecektir. Evimizi nasıl koruyup kolluyorsak şehrimizi de öylece muhafaza etmeli, göz kulak olmalı ve onu gözetmeliyiz. Onu tertemiz tutmalı, günden güne güzelleştirmeliyiz. Biz şehrimizi seversek, o bizi daha çok sevecek, yüzü bize hep gülecektir.

İnsan evinde özgür ve rahattır. Şehrinde de öyle olmalıdır. Bir Alman atasözü; “Şehir havası insanı özgür kılar” demektedir. Evet, şehir özgürlük demektir bir anlamda. Ama yanlış anlamayalım; bu özgürlük şehri yağmalama özgürlüğü, kent toprağını talan etme özgürlüğü, tarihi ve doğal çevreyi tahrip etme özgürlüğü değildir. Bu özgürlük şehirlerde medenice ve kardeşçe yaşama, şehri de geleceğe umutlar ve güzellikler içinde taşıma özgürlüğüdür.

Bundan sonraki yazımızda sözü Türkiye’mize getirmek ve somut olarak konuya Bursa’ya açısından bakmak sanırım yerinde olacaktır.

Yorumlar (0)
Namaz Vakti 24 Nisan 2024
İmsak 04:32
Güneş 06:06
Öğle 13:07
İkindi 16:54
Akşam 19:58
Yatsı 21:26
12
kapalı
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 33 90
2. Fenerbahçe 33 86
3. Trabzonspor 33 55
4. Beşiktaş 33 51
5. Başakşehir 33 49
6. Rizespor 33 48
7. Kasımpasa 33 46
8. Antalyaspor 33 45
9. Alanyaspor 33 45
10. Sivasspor 33 45
11. A.Demirspor 33 41
12. Samsunspor 33 39
13. Ankaragücü 33 37
14. Kayserispor 33 37
15. Konyaspor 33 36
16. Gaziantep FK 33 34
17. Hatayspor 33 33
18. Karagümrük 33 33
19. Pendikspor 33 30
20. İstanbulspor 33 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 31 69
2. Göztepe 31 63
3. Ahlatçı Çorum FK 31 55
4. Sakaryaspor 31 54
5. Bodrumspor 31 52
6. Kocaelispor 31 52
7. Bandırmaspor 31 47
8. Boluspor 31 47
9. Gençlerbirliği 31 47
10. Erzurumspor 31 42
11. Ümraniye 31 37
12. Manisa FK 31 36
13. Keçiörengücü 31 36
14. Şanlıurfaspor 31 34
15. Tuzlaspor 31 33
16. Adanaspor 31 32
17. Altay 31 15
18. Giresunspor 31 7
Takımlar O P
1. Arsenal 34 77
2. Liverpool 33 74
3. M.City 32 73
4. Aston Villa 34 66
5. Tottenham 32 60
6. Newcastle 32 50
7. M. United 32 50
8. West Ham United 34 48
9. Chelsea 32 47
10. Brighton 32 44
11. Wolves 33 43
12. Fulham 34 42
13. Bournemouth 33 42
14. Crystal Palace 33 36
15. Brentford 34 35
16. Everton 33 30
17. Nottingham Forest 34 26
18. Luton Town 34 25
19. Burnley 34 23
20. Sheffield United 33 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 32 81
2. Barcelona 32 70
3. Girona 32 68
4. Atletico Madrid 32 61
5. Athletic Bilbao 32 58
6. Real Sociedad 32 51
7. Real Betis 32 48
8. Valencia 32 47
9. Villarreal 32 42
10. Getafe 32 40
11. Osasuna 32 39
12. Sevilla 32 37
13. Las Palmas 32 38
14. Deportivo Alaves 32 35
15. Rayo Vallecano 32 34
16. Mallorca 32 31
17. Celta Vigo 32 31
18. Cadiz 32 25
19. Granada 32 18
20. Almeria 32 14